31 Mart 2025 04:26

İÜ Siyasal Bilgiler Fakültesinden Delal

Ekrem İmamoğlu’na yapılan hukuksuzluklar Türkiye genelinde üniversite öğrencileri tarafından başlatılan bir harekete neden oldu. ODTÜ’nün akademik boykot çağrısına İstanbul üniversitesi olarak da katıldık. Siyasal bilgiler fakültesi öğrencileri boykot sürecini daha iyi organize etmek ve öğrencilerin haberleşmesini kolaylaştırmak için hızlıca her bölüm için grup kurdu. Bu gruplar hem boykota katılım sayısını hem de bu sürecin nasıl işleyeceği konusunda yardımcı oldu. Akademik boykota katılım isteği fazla olsa da benim gibi bir sürü öğrenci süreci bilmiyordu ve çeşitli endişelere sahipti. Derslerin boykotu ile ilgili öğretmenlerle destek için iletişime geçilip bazı olumlu geri dönüşler alsak bile yaklaşan vizeler veya geri dönüş almadığımız hocaların dersleri, kaçırdığımız derslerin ders notları, yoklamalar öğrencilerde hala bir kaygı oluşturuyordu. Bu nedenle birbirimize akademik anlamda da desteklemek için “dayanışma kütüphanesi” adı altında herkesin elindeki not ve kaynakları paylaştığı bir kütüphane açılma çalışmaları başlatıldı. Bazı hocalarımız dersleri kısa tuttu veya vizeye dahil olmayacak konular işledi. Sınıftan sınıfa değişiklik gösterse bile öğrencilerin çoğunluğu boykota katıldı ve derslere girmedi. Süreç içerisinde bir sonraki adımımızı, taleplerimizi, fikirlerimizi tartışmak için forumlar düzenlendi aynı zamanda bu forumlarda boykotun nasıl işlendiğini bilmeyerek veya amacını değiştirerek bunu daha çok “tatil” olarak kullanan öğrenciler içi boykotun doğru yapılması hakkında konuşuldu. Bölümlerin forumlarında öğrenciler tarafından demokratik şekilde temsilciler seçildi ve demokratik ÖTK’nın yerine getirilmesi, fakülteler arası geçiş izni, boykota katılan öğrencilerin akademik hayatlarının güvenceye alınması, etkin CİTÖK ve diploma iptali kararının geri çekilmesi talepleri oluşturuldu. Basın açıklamaları ve yürüyüşlerle neden akademik boykotta olduğumuzu açıkladık. Bütün bunların dışında birbirimize motivasyon ve moral sağlamak için aynı zamanda bu forumlarda bazı etkinlikler düzenlendi. Her bölümün kendi forum takvimi vardı; gerek pankart yapımı, gerek bahçede spor etkinliği, gerek açık dersler ve fakültelerin beraber toplandığı müzik kulüplerinin düzenlediği müzik dinletisi. Akademik boykot sürecinde her ne kadar destek ve dayanışma öğrenciler arasında olsa da rektör ve dekanlar tarafından desteklenmeyip bazı baskılarda yaratıldı. Ana kampüste bulunmayan fakülte öğrencilerin girişi direkt kaldırıldı bu fakültelerin birleşip daha fazla öğrencinin beraber yürüyüp birbirine destek vermesini engelledi, kulüplerin boykotla ilgili bir şeyler düzenlenmesi halinde kapatılacağı söylendi, normalde amfilerin dışında ders yapmak sıkıntı yaratmadığı halde hocalarımıza boykot sürecinde öğrencilerin gerek gündem anlamında gerek ders anlamında daha fazla bilgileneceği açık ders taleplerinin yerine getirmemeleri için uyarılarda bulunuldu, okula girişlerde pankartların üstünde ki yazılar kontrol edildi ve çok daha fazla hakkımız olan boykot ve eylemlerimizden yıldırma girişiminde bulunuldu.

Öğrencilerin kendi kampüslerinde eylem yapması boykot yapması ya da sadece bir araya gelmesi kriminalize edildi. Yaptığımız boykot sadece demokrasiye yapılan darbeye karşı değil, üniversitelerimizin kendi öğrencilerine sahip çıkmaması üzerinedir de. Sıra arkadaşlarımızın gözaltlarına alınmaları, tutuklanmaları, öğrencilerin yanında duran akademisyenlerimizin tutuklanması, eylem yapan öğrencilere polisin müdahalesine, ablukaya alınmasına izin verilmesi üniversitelerimizin öğrencinin yanında olmaktansa taraflı siyaset yaptıklarının göstergesidir.

Üniversiteler öğrenciler için öğrencilerin öğrenme taleplerini yerine getirmek için var olan yerlerdir, öğrencilerin talepleri üniversiteler için en önemli etken olmalıdır.

Evrensel'i Takip Et